Günümüzün artan rekabet ortamında şirketlerin fark yaratmasının, yeni ürün ve hizmetler sunmasının, yeni iş yapış yöntemleri bulmasının, karlılık ve verimliliklerini yükseltmesinin ve sürdürülebilir başarı sağlamasının temel yöntemlerinden birisi de kurum içi girişimcilikten geçiyor.
Teknolojik gelişmeler baş döndürücü hızla devam ediyor. Şirketler açısından rekabet koşulları giderek zorlaşıyor. Bu hızlı değişime ve yıkıcı inovasyona ayak uyduramayan şirketler varlıklarını sürdüremiyor. Bu ortamda şirketlerin başarılı olmaları için yeni ürün, hizmet ve iş yapış yöntemleri geliştirmeleri önem taşıyor. Bu kapsamda fark yaratmanın en önemli yollarından birisi de kurum içi girişimcilikten geçiyor. Bu konu şirketler açısından sürdürülebilir büyümenin en önemli stratejilerinden birisi haline geliyor.
Kurum içi girişimcilik; şirket çalışanlarının fikirlerinden yararlanılmasını, onların geliştirdiği uygun fikirlerin projelendirilmesini ve ticari ürün/hizmet haline dönüştürülerek şirketin bundan fayda görmesini sağlayan tüm çalışmalar olarak ifade ediliyor. Son dönemlerde büyük şirketler başta olmak üzere bir çok şirket bu konuya önem veriyor, yatırımlar yapıyor ve yeni uygulamalar geliştiriyor. Bu çerçevede çeşitli kurum içi girişimcilik programları oluşturuluyor, konferanslar ve eğitimler düzenleniyor.
Aslında, kurum içi girişimciliğin çok da yeni bir yaklaşım olmadığını ifade etmek yanlış olmayacak. 1980’lerden beri çeşitli şirketlerde bu yönde sistematik olmayan bazı uygulamalar görülüyor. Bu kapsamda şirketlerde öneri sistemi gibi çeşitli uygulamalar bulunuyor. Çalışanlar, şirketin faaliyetlerine katkı sağlayabilecek fikirlerini ve önerilerini ilgili yetkililerle paylaşıyor. Bu öneriler değerlendiriliyor ve faydalı görülenler hayata geçiriliyor. Bazı şirketlerde öneride bulunanlara ödüller verilebiliyor. Bununla birlikte özellikle son dönemlerde bu alanda daha sistematik uygulamaların yaygınlaştığı görülüyor.
KURUM İÇİ GİRİŞİMCİLİK TEŞVİK EDİLMELİ
Çalışanlar, şirketlerin en değerli varlıklarının başında geliyor. Bunların içinde bazıları, girişimcilik özellikleriyle ön plana çıkıyor. Bunlar şirketlerin gizli ve dönüştürücü gücü olarak nitelendiriliyor. Gerek bu nitelikteki çalışanları gerekse de şirketin tüm çalışanlarını doğru bir şekilde yönlendirmek, bakış açılarını ve vizyonunu genişletmek, onları kuruma değer katacak şekilde desteklemek, girişimcilik özelliklerini ortaya koymalarına imkan sağlamak ve bir anlamda onların yolunu açarak kurumun gerçek parçaları haline getirmek bir şirketin veya kurumun sürdürülebilir başarısı için büyük önem taşıyor.
Kurum içi girişimcilikten beklenen sonuçların elde edilebilmesi için şirket yönetiminin bu konuya stratejik olarak yaklaşması şart. Yönetimin girişimciliği şirket kültürü haline getirmesi, pozitif bir ortam oluşturması, çalışanları teşvik etmesi, onlara ihtiyacı olan bilgileri sağlaması, eğitimler vermesi büyük önem taşıyor. Aynı şekilde yönetimin şeffaf mekanizmalar oluşturması, yeterli kaynak ayırması, çalışanların önerilerini alacak hızlı ve güvenli platformlar kurması, önerileri doğru değerlendirecek ve ölçecek kriterler belirlemesi sistemin başarısı için önemli. İşte bunun için nitelikli bir ekip kurulması, kaliteli bir geri bildirim sistemi, ödüllendirme ve takdir mekanizması oluşturulması, sürecni takip edilmesi ve sürekli geliştirilmesi gerekiyor.
HEM ŞİRKET HEM DE ÇALIŞANLAR İÇİN FAYDALI
Kurum içi girişimciliğin hem şirketler hem de çalışanlar açısından önemli faydaları olan bir yaklaşım olduğunu ifade etmek gerekiyor. Bu sayede şirketlerde girişimcilik ve inovasyon kültürü gelişiyor. Çok sayıda kaliteli iş fikri ortaya çıkabiliyor. Bu şekilde yeni projeler, iş yapış yöntemleri, yeni hizmet ve ürünler geliştirebiliyor. Kurum içi girişimcilik ile hiyerarşi azalıyor, esneklik artıyor, yaratıcılık işin doğal bir parçası haline geliyor. Böylece verimlilik, gelir ve karlılık artabiliyor. Bu da şirketlere rekabet avantajı sağlıyor. Bu konuda başarılı bir çok örnekten bahsetmek mümkün.
Kurum içi girişimcilik, çalışan motivasyonuna da çok olumlu katkıda bulunuyor. Çalışanları kuruma katkı sağlama yönünde cesaretlendiriyor. Daha kolay inisiyatif alabiliyorlar. Kendisine değer verildiğini hisseden ve gören çalışanların kuruma bağlılığı artıyor. Çalışanlar kendilerini başarılı hissediyor ve kurumun bir parçası olarak görüyor. Bu şekilde kurumun temel parçaları haline geliyorlar. Bu da çalışanların işten ayrılma oranını düşürüyor ve yetenekli çalışanların şirkette tutulmasına imkan sağlıyor. Tersi durumlar ise çalışanların aidiyet duygusunu ve motivasyonunu olumsuz etkiliyor. Şirket yönetimine güvensizliğe neden oluyor. Bunlar da çalışanları verimsizliğe itiyor ve şirket nitelikli çalışanları kaybedebiliyor.
HER SEVİYEDEKİ ÇALIŞAN, GİRİŞİMCİ OLABİLİR
Kurum içi girişimciliğin statü veya unvan ile ilgili bir durum olmadığını ifade etmek gerekiyor. Şirketin yönetim kurulu başkanı veya genel müdürü girişimci olabileceği gibi en alt düzeydeki çalışanı da girişimci olabiliyor. Kurum içi girişimcilik için çalışanların kendi hayatlarındaki amaçlarıyla şirketin amaç ve vizyonunun örtüşmesi büyük önem taşıyor. Bu şekilde kendisi ve şirketin amaçları arasında bağ kurabilen çalışanlar şirketin faaliyetlerine katkı sunmayı yaşamının bir parçası haline getirebiliyor.
Şirket bünyesindeki yönetim yaklaşımı ve uygulamaları, pozitif ortam, kültür ve ödüllendirme mekanizmaları da çalışanları kurum içi girişimciliğe teşvik ediyor. Çalışanların maddi ve manevi ödüllendirilmesi yanında onların fikirleriyle kurulan yeni şirketlere ortak yapılması şeklinde uygulamalar da görülebiliyor. Bu şekilde girişimcilik uygulamaları artıyor. Bunlar tüm çalışanları girişimciye dönüştüremese de onların bakış açılarını genişletebiliyor. Pozitif ortam tüm çalışanların yaratıcılığını artırıyor. Çalışanlar böyle şirketlerde çalışmayı tercih ediyor. Özellikle Y ve Z kuşakları için böyle şirketlerde çalışmak tercih nedeni oluyor.
Kurum içi girişimcilik, hem şirketler hem de çalışanlar açısından önemli faydaları olan bir yaklaşım. Bu sayede şirketlerde girişimcilik ve inovasyon kültürü gelişiyor. Çok sayıda kaliteli iş fikri ortaya çıkabiliyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR BAŞARI İÇİN KURUM İÇİ GİRİŞİMCİLİK GEREKİYOR
Günümüzün artan rekabet ortamında şirketlerin fark yaratmasının, yeni ürün ve hizmetler sunmasının, yeni iş yapış yöntemleri bulmasının, karlılık ve verimliliklerini yükseltmesinin ve sürdürülebilir başarı sağlamasının temel yöntemlerinden birisi de kurum içi girişimcilikten geçiyor. Bu nedenle şirketlerin bu konuya stratejik olarak yaklaşması, doğru strateji ve politikalar belirlemesi, teşvik edecek sistematik mekanizmalar oluşturması ve etkili bir şekilde uygulaması gerekiyor.
Bu kapsamda girişimciliğin bir şirket kültürü haline getirilmesi, şirket içi girişimcilik programları geliştirilmesi, çalışanlara değer verilmesi, onların teşvik edilmesi, cesaretlendirilmesi, fikirlerini paylaşabilecekleri inovasyon ve girişimcilik platformları oluşturulması, fikirlerini geliştirebilecekleri imkanların ve kaynakların verilmesi, girişimci gibi çalışabilmelerine imkan sağlanması, doğru ve etkili ödüllendirme mekanizmaları oluşturulması önem taşıyor.
Gürdoğan Yurtsever